29 Ekim 2019 Salı

Süper Lig'in dibindeki üç İstanbullu

ING Basketbol Süper Ligi'nde ilk beş hafta geride kalırken, ligin alt sıralarındaki takımların bırakın galibiyet elde etmeyi, aldıkları farklı mağlubiyetler dikkat çekmeye başladı. Zaman zaman yazılarımızda da fazla İstanbul takımı bulunmasını eleştirdiğimiz Basketbol Süper Ligi'nin iki İstanbullusu Arel Üniversitesi Büyükçekmece ve Bahçeşehir Koleji beş maç sonunda henüz galibiyetle tanışamazlarken, tek galibiyetli Sigortam.Net İTÜ ile birlikte potalarında gördükleri yüksek skorlar ve yedikleri farklarla ligin ilk haftalarından küme düşme baskısını hissetmeye başladılar. 

ING Basketbol Süper Ligi - Fenerbahce Beko - Bahcesehir Koleji

2019-2020 sezonunun ilk beş haftası itibariyle oluşan tabloya baktığımızda ligin son üç sırasını oluşturan bu üç takımın İstanbul'dan çıkması, bugüne kadar hep eleştirdiğimiz "bir spora olan odağın ve yatırımın bir şehir üzerinde yoğunlaşması"nın potansiyel risklerinin ne kadar gerçekçi olduğunu gösterirken, kısa süreli finansmanlarla, altyapı yatırımından uzak olarak ve yabancı oyunculara dayalı oluşturulan takımların, ekonomik koşullar değiştiğinde düştükleri durumu da gözler önüne sermiş oldu. Her ne kadar İTÜ'yü basketbol kültürü ve geçmişi itibariyle bu sınıflandırmanın dışında tutabilsek de, bu sınıflandırmaya girebilecek diğer İstanbul ekiplerinin, mevcut durumları itibariyle, onların yerini alabilecek birçok Anadolu takımının ligdeki yerini gasp ettiklerini ve basketbolun Anadolu'ya sevdirilmesinin önündeki ciddi engellerden olduklarını düşünüyorum.




Yaptığım genel giriş sonrası bahsi geçen üç İstanbul takımının sezon başlangıçlarına bakalım biraz da... ING Basketbol Süper Ligi'nin galibiyetsiz üç takımından Arel Üniversitesi Büyükçekmece ilk maçlar itibariyle kadrosunda ciddi problemler yaşarken, birçok maça eksik oyuncuyla çıkmak durumunda kaldı. Kendi sahasında Darüşşafaka Tekfen, OGM Ormanspor ve Teksüt Bandırma'ya yenilen Büyükçekmece, Pınar Karşıyaka ve Anadolu Efes deplasmanlarından da galibiyet elde edemezken, dördünü İstanbul'da oynadığı beş maçın tamamını kaybederek ligin en altındaki üç takım arasında yer almaktan kurtulamadı. Maç başına 71.4 sayı kaydeden Büyükçekmece potasında ise maç başına 93.8 sayı gördü. 

Ligin bir diğer galibiyetsiz takımı Bahçeşehir Koleji ise nispeten daha zorlu maçlar oynasa da, tamamı İstanbul'da olmak üzere sırasıyla Beşiktaş Sompo Sigorta, Galatasaray Doğa Sigorta, Meksa Yatırım Afyon Belediyespor, Fenerbahçe Beko ve Tofaş'a kaybederek taraftarlarını üzdü. Geçtiğimiz sezonki takım kimyasının çok uzağında gözüken, pota altında ciddi problem çeken, üç sayı çizgisi dışından da Colom & Rautins ikilisinin performansını mumla arayan Bahçeşehir Koleji, coach Dedas'ın da benchten gerekli müdahaleleri yapmakta yetersiz kalması sonrası düşme adayları arasında kendine yer buldu. İşin daha acı yanı ise Bahçeşehir Koleji'nde ilk beş hafta sonunda "3 (üç)" sayı ortalamasını geçen bir Türk oyuncu ya da elle tutulur bir süre alan bir genç basketbolcu izleyemememiz oldu. 

Basketbol Süper Ligi'nin belki de bulunduğu yer anlamında en anlaşılabilir takımı ise Sigortam.Net İTÜ olarak görülebilir. Zira ligin başlamasına çok kısa bir süre kala İstanbul BBSK'nin ligden çekilmesi sonrası apar topar kendini BSL'de bulan ve BSL seviyesinde bir takım kurmak için zamanı olmayan İTÜ şu ana kadar oynadığı beş maçın dördünü farklı şekilde kaybetti. Daha lige alışamadan sırasıyla Fenerbahçe Beko, Tofaş, Darüşşafaka Tekfen ve Pınar Karşıyaka gibi zorlu rakiplerle karşılaşan ve farklı mağlubiyetler alan Sigortam.Net İTÜ, son olarak OGM Ormanspor karşısındaki mücadelesi ve yüksek şut yüzdesiyle ilk galibiyetini alsa da, beş maçta toplam "-150"lik bir averaj elde ederken potasında da tam 509 sayı gördü. İTÜ'nün aldığı galibiyet onları şampiyon olmuşcasına sevindirse de, takımın genel kimyası önümüzdeki haftalar için ne yazık ki çok da ışık vermemekte. 

0 comments:

Yorum Gönder