15 Eylül 2017 Cuma

Slovenya'dan İspanyollar'a basketbol dersi

Eurobasket 2017'de ilk finalist Slovenya oldu. Slovenler yarı finalde İspanya karşısında maçın başında yakaladıkları üstünlüğü bir an olsun bırakmazlarken, maçı daha çok isteyen, daha fazla mücadele eden, savaşan ve sonuna kadar hakkeden taraf olarak pazar akşamı oynanacak finalde oynama hakkını kazandılar. Turnuvanın favorisi İspanyollar ise her zamanki doğrularının ve düzenlerinin dışına çıkıp dağınık oynadıkları ya da buna zorlandıkları karşılaşmada sahadan 72-92 gibi farklı bir skorla mağlup ayrılarak beklemedikleri şekilde finalin uzağında kaldılar. 


Bugün Slovenya'nın galibiyetinde tek bir kilit isim bulmak zor. Öne çıkan isimler olsa da takım olarak iyi oynayan Sloven ekibi, yıldızlarından rol oyuncularına kadar 40 dakika doğruları yaparak kazanmasını bildi. Öncelikli olarak Slovenya'nın sahada takımını iyi yönlendiren iki önemli yıldız oyun kurucusu vardı. Goran Dragic ve Luka Doncic sadece kendileri oynamadılar, aynı zamanda arkadaşlarının da performanslarını katladılar. Goran Dragic son Eurobasket'inde altın madalyayı gözüne kestirmiş olsa gerek ki, 14 sayı - 6 ribaunt - 5 asistlik performansıyla turnuva başından beri olduğu gibi yine takımın en önemli isimlerinden biriydi. Yıldız oyuncu olmak için her zaman en skorer olmaya gerek yok. Dragic kritik anlarda oyunun her alanında verdiği katkılarla final biletinin elde edilmesinde büyük rol oynadı.


Takımınızda 1999 doğumlu bir genç var. Bu genç Eurobasket yarı finalinde 11 sayı - 12 ribaunt - 8 asistle triple-double'ın kıyısından dönüyor. Mücadelesiyle rakibi bezdiriyor, yaşına bakmadan en kritik anlarda eli titremeksizin şuta kalkabiliyor, korkusuzca içeri penetre edip boştaki arkadaşını bulabiliyor. Daha ne istersiniz ki... Evet, Luka Doncic'ten bahsediyorum. Belki maçın başında birkaç zorlamayla Sloven taraftarların tepkisini çekti; fakat maçın genelinde sahaya yansıttığı performansla tarihi maçta tarihi bir istatistiğe imza attı. İstatistikler yanında bilmem ne kadar dikkatinizi çekti ama, Vidmar'ın 4 faulle oynadığı anlarda top ne zaman Gasol'e inse yardıma gelerek topun Vidmar'ın faul çemberinden uzaklaşmasını sağladı. Bunun yanında pota altında aldığı ve aldırmadığı ribauntlarla Slovenya'nın fazlasıyla Vidmar'a bağlı olan pota altını ciddi anlamda rahatlattı. 

Söz pota altından açılmışken Vidmar - Randolph ikilisinin Slovenya'nın fazla geniş bir rotasyona sahip olmayan pota altındaki verimliliklerinin altını çizelim. Vidmar her ne kadar çabuk faul problemine girse de, fiziği ve caydırıcılığı ile Slovenya için vazgeçilmez bir pota altı oyuncusu. Bir de faul çizgisinden isabetli atabilse... Bugün maça o kadar konstantreydi ki, yediği bloklara rağmen pes etmeden mücadele etti. İkinci yarıda faul problemine rağmen mücadele seviyesini düşürmemesi ve yaptırdığı hücum fauller, özellikle de çocuğun elinden şekerini alır gibi Pau Gasol'den topu çalışı maça ne kadar odaklandığını gösterdi. Benzer şekilde Randolph de iyi başladığı karşılaşmada görevini layığıyla yerine getirirken, yüzdeli hücumları ve savunmada çaldığı toplarla galibiyetin mimarlarından biri oldu. Slovenya'nın Randolph tercihini eleştirenler olsa da, takım yapıları, oyun düzenleri ve var olan kadrodaki eksiklerini dikkate aldığımızda Slovenya için daha iyi bir devşirme tercihi olamazdı diye düşünmekteyim. Vidmar - Randolph ikilisini dinlendirmek için yer yer oyuna giren Zagorac ve Dimec de bu akşam iyi performanslar sergilerlerken, Dimec'in bile maçı 7 sayıyla tamamlamasının (ki bu sayıların hiç biri fark açıldıktan sonra son çeyrekte değil, kritik anlardaydı) Slovenya'nın isimlerden bağımsız olarak kurduğu düzenin en büyük kanıtıydı. Yine de Sloven pota altının final maçında yine Vidmar- Randolph ikilisine bağımlı olacağı ve faul probleminden uzak kalması gerektiğini kabul etmek gerek. 

Bu akşam belki Dragic & Doncic ikilisi kadar ön planda olmasalar da, Nikolic & Prepelic ikilisinin katkılarını da unutmamak gerekiyor. Nitekim Klemen Prepelic süre aldığı 27 dakikayı 3/4 üç sayı isabetiyle 13 sayı kaydederek tamamlarken, Slovenya'nın farkı açtığı anlardaki kritik üçlükleriyle önemli katkılarda bulundu. Pota altına penetre etmekten de korkmayan Prepelic maça ilk beş başlamamasına rağmen galibiyette ciddi rol oynadı. Maç boyu 5 top kaybeden 24 yaşındaki Prepelic bir de pas mekaniğini düzene sokarsa Dragic sonrası Sloven beşinin bir parçası olacak gibi gözüküyor. Benzer şekilde Nikolic de 13 dakikalık sürede 7 sayı - 2 asistlik bir performans sergilerken, hızlı oyunu, düzgün fundementalının yanında savunmada da İspanyol kısaları karşısında ayakta kalmasını, hatta onları yıpratmasını bildi ve geleceğin Sloven Milli Takımı'nın vazgeçilmezleri arasında olacağının sinyallerini verdi. 

Slovenya bugün aynı zamanda iyi top çevirmenin meyvelerini 14/25 üç sayı isabetiyle toplarken, İspanya'ya karşı 23 asist yapıp, sadece 8 top kaybederek galibiyet için üzerine düşeni yapmış oldu. Bunun yanında İspanyolları %25 üç sayı isabetinde tutan Slovenler, savunmada aynı millilerimizin yaptığı gibi Rubio'yu yer yer riske etmeyi tercih ettiler. Rubio Türkiye maçından farklı olarak hücumda yüzdesiz şutlarla Slovenler'in kumarına karşılık veremeyince direnci düşen İspanya, Gasol, Rodriguez gibi isimlerin bireysel çabalarından da sonuç alamayınca, sahadan 20 sayı farkla galip ayrılan taraf Slovenya oldu. Slovenya pazar akşamı finalde Sırbistan - Rusya maçının galibiyle mücadele edecek. Rakip kim olursa olsun Slovenler bir tık daha ağır basacak gibi gözüküyor. Kesin olan bir şey varsa bizi çok güzel bir final bekliyor olacağı...

7 yorum:

  1. gerçekten sürpriz oldu bakalım finalin diğer adı kim olacak.

    YanıtlaSil
  2. iyi oynayanlar her zaman kazanır güzel bir başarı

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten harika maçtı bizim intikamimizi aldı slovenler basket dersi verdiler

      Sil
  3. Heyecanlı bir maç seyrettim Slovenya maçı çok iyi oynadı.

    YanıtlaSil
  4. hayatımda izlediğim en keyifli maçlardan birisiydi adeta intikam aldılar :D

    YanıtlaSil
  5. Vay be çok süpriz bir skor oldu İspanya gerçekten favoriydi. Tebrik etmek lazım Slovenya'yı iyi oynadılar.

    YanıtlaSil
  6. Slovenya gerçekten de İspanya maçında çok hırslı oynadı ve onlardan beklenilenden çok daha fazlasını yaptılar. Kesinlikle EuroBasket'te finale kalmayı hakettiler.

    YanıtlaSil