28 Eylül 2016 Çarşamba

Pınar Cup ardından Pınar Karşıyaka

Yeni sezon hazırlık maçlarına kendi sahasındaki Pınar Cup Tahir Türetken Turnuvası ile devam eden Pınar Karşıyaka, turnuvanın üçüncü ve son gününde Yunan takımı PAOK'u 96-75 mağlup ederek kupanın sahibi oldu. İlk maçta da pazartesi akşamı Best Balıkesir'i 88-80 mağlup eden Kaf Kaf böylece taraftarı önünde sezona galibiyetlerle başlamış oldu. Turnuvayı salondan takip eden bendeniz de, yeşil kırmızılıların sezon öncesi gidişatını ve izlenimlerimi paylaşmak istedim. 


Öncelikle Karşıyaka'nın turnuvaya davet ettiği takım seçimlerini, güç sınamaktan çok, rotasyonu belirlemek ve taraftarı önünde iyi bir başlangıç yapma amacıyla yaptığını düşünüyorum. Zira hem Best Balıkesir hem de PAOK bu anlamda Kaf Kaf'ı sağlıklı bir şekilde değerlendirmemizi sağlayacak takımlar değiller. Yine de bu sezon izleyeceğimiz takım hakkında iyi kötü bir fikir sahibi olabildik. Öncelikle Ufuk Sarıca'dan sonra takımın başına geçen Markovic hakkında bazı soru işaretlerim vardı. Trabzonspor'da zaman zaman oyuna müdahale etmekte geç kaldığını gördüğüm Markovic'in turnuva boyunca sahayla olan iletişimini başarılı buldum. Özellikle Egemen, Görkem ve Alp'i ara sıra yanına çağırıp, onlara hatalarını anlatması ve vücut dili dikkatimi çekti. Tabi Lig maratonunun daha zorlu geçeceği düşünüldüğünde bu yaklaşımının sezon içinde de devam edip edemeyeceğini merakla izleyeceğim. 

Takımı değerlendirmeye geçecek olursak henüz Karşıyaka'nın alışma devresinde olmasına rağmen, oyuncuların skorer yönlerinin kuvvetli olduklarını söyleyebiliriz. Dillard ve Brown'un yüzdeli şutları yanında, Ponitka'nın deliciliği ve atletizmi, uzun forvetlerin hem iç hem de dış şut tehditi, Karşıyaka'yı çok yönlü bir takım yapmış. Yalnız aynı etkinliği savunmada, hele ki görece zayıf rakipler karşısında görememek sezon içinde hem lig hem de Avrupa'da zorlu bir mücadele verecek yeşil kırmızılılar için önemli bir tehdit unsuru. Henüz takımın birbirine alışma devresinde olması belki bu durum için bir mazeret olabilir; fakat ne olursa olsun Markovic'in savunma uyumu ve sertliği konusunda önlem alması gerekmekte.


Karşıyaka taraftarı Bobby Dixon sonrası geçtiğimiz sezon oyun kurucu mevkinde forma giyen oyunculardan bir türlü beklediği katkıyı göremedi. Bu sezon 1 numarayı teslim ettikleri Kevin Dillard hem oyun kurucu hem de skorer yönü kuvvetli bir oyuncu. Her ne kadar yine bir Dixon etkisi yaratmaktan uzak olsa da, sahadaki duruşuyla geçtiğimiz sezonki Ragland hayal kırıklığını yaratmayacak gibi gözüküyor. Fakat Dillard'ı yedekleyecek olan Soner'in hazırlık maçlarında olumlu sinyaller vermemesi Kaf Kaf için önemli tehlike. Şutu olmayan bir guard'ın topu bu kadar uzun elinde tutup oyunu kilitlemesi ligimizde üst sıraları hedefleyen bir takım için fazla kabul edilebilir durmuyor. 


2-3 numara rotasyonuna baktığımızda en dikkat çekici isim olan Mateusz Ponitka rüşdünü Avrupa Şampiyonası elemelerinde Polonya formasıyla kanıtlamıştı. Karşıyaka'ya da getirdiği atletizmin yanında, yüksek şut yüzdesi ve fundamental'ıyla da bu sezon ligimizde parlayacak isimlerden biri olacağa benziyor. J'covan Brown ise her ne kadar keskin bir şutör olsa da, yer yer oyun içindeki agresif hareketleriyle ligimizin en çok teknik faul alan isimlerinden biri olacağa benzer. Bu tip isimler hem çabuk ateş alan Karşıyaka taraftarı için bir tehlike, hem de takımın ritmini kaybetmesine neden olacağında bir risk olur; bir nevi iki ucu keskin bıçak diyebiliriz. Geçtiğimiz sezon sınırlı forma şansı bulan Muhammed Baygül'ün ise bu sezon daha fazla süre alacağını tahmin ediyorum. Eğer top eline geldiğinde çok kadar çok tereddüt etmeyi bırakıp şuta kalkarken kararlı ve istikrarlı olabilirse önemli bir çıkış yakalayabilir. Yine de Ponitka'nın kilitlendiği bir maçta Karşıyaka'nın 2-3 numaralı pozisyonlarda sıkıntı çekeceğini öngörmek fazla karamsarlık olmaz gibi geliyor. 


Pota altında ise hem tecrübe hem de gençlik mevcut yeşil kırmızılılarda. NBA tecrübeli Summers sezon öncesi hazırlık dönemi boyunca Pınar Karşıyaka'nın en etkili ismiydi. ABD'li uzun forvet pota altındaki etkinliği yanında, yüzdeli orta & dış şutları ve topa hakimiyetiyle takıma önemli bir hava katmakta. Zor anlarda rakip savunmayı çözebilecek yeteneklere sahip Summers'ı bu sezon birçok maçta Karşıyaka'nın en etkili ismi olarak görebiliriz. Diğer 4 numara Brent Petway ise ne yazıkki eski sertliğinin çok uzağında. İsmi ilk açıklandığında taraftarı heyecanlandıran Petway hücumda atletizmi ve dış şut yeteneği ile faydalı olacaktır; fakat savunmada fiziksel olarak eski gücüne dönmediği takdirde önemli bir handikap yaratabilir. Keza pota altındaki Boone'un da henüz takıma katkısı oldukça sınırlı durumda. Ribauntlarda iyi yer tutup aldığı birkaç hücum ribaundu dışında Karşıyaka'nın aradığı 5 numara olup olmadığı konusunda soru işaretleri yaratıyor. 


KafKaf'ın rotasyonundaki diğer isimler ise altyapısından çıkardığı gençler olacak. Özellikle Türk basketbolunun çok şeyler beklediği uzunlar Egemen Güven ve Görkem Doğan, forma buldukları takdirde iyi işler yapabilirler. Egemen fiziksel anlamda hala yeterli düzeye ulaşmasa da, Pınar Cup'ta kafaca geliştiğini gösterdi bizlere. Ufuk Sarıca'nın gençlere fazla şans tanımayan oyun düzeninden farklı olarak bu sezon Markovic yönetiminde daha fazla süre bulması beklenen Egemen'in düzgün bileğini de dikkate aldığımızda bu sezon bir seviye yükseleceğini beklemek mümkün. Görkem ise Egemen'in çömezi olmasının verdiği dezavantaja rağmen, fiziksel avantajıyla geleceğin 5 numarası olabileceğinin sinyallerini veriyor. Kendine iyi bakarsa Oğuz Savaş'a benzeyen bir basketbolcu olabilir. Ne kadar iyi baktığına bağlı da +/- 1 seviye fark edecektir. Son olarak da aldığı kısa sürelerde giydiği formanın heyecanı yüzünden okunan Alp Karahan'dan bahsedelim. Markovic'in bugün belki de o heyecanı atmak amacıyla oyunda tuttuğu ve hatalarını anlatarak uyardığı, ve bize ondan çok şeyler beklediğini hissettiren bir genç Alp. Bu sezon ne kadar forma şansı bulur bilinmez; fakat onun en büyük kazancı edineceği lig tecrübesi ve yaşayacağı sertlik olacaktır. 

İlk izlenimler Pınar Karşıyaka'nın bu sezonki kadrosuyla Euroleague'te mücadele eden takımlara karşı oldukça zorlanacağını gösteriyor. Bu takımların yanında Beşiktaş Sompo Japan, Uşak Sportif, Tofaş, Banvit gibi ekiplerin de oldukça iddialı kadrolara sahip olduklarını düşünürsek, Kaf Kaf bu sezonu 6.-9. arası bir sırada bitirir diye öngörüyorum. Play-Off mücadelesi vererek muhtemelen ilk sekize kalacak olan Kaf Kaf için sezon içinde büyük gelişmeler olmazsa henüz yarı finali konuşmak fazla iyimserlik olur. Sezon daha başlamadan bunları konuşmak için çok erken; ama yine de ilk izlenimlerimizi ortaya atalım da, haftalar ilerledikçe ne kadar yanılıp yanılmadığımızı takip edelim, değil mi... 

1 yorum:

  1. Takımın oyununu beğenenler var ama rakiplerin zayıflığından aldanıyor çoğu kişi. Zorlu bir playoff'a kalma savaşı verecektir KSK en fazla. Playoff ilk turdan ötesi pek mümkün değil.

    YanıtlaSil