OAKA'da bir haftada iki galibiyet

Turkish Airlines Euroleague Play-Off'larında pazartesi akşamı Atina'da muhteşem bir ikinci yarı performansıyla Panathinaikos'u 71-58 mağlup eden Fenerbahçe, bu akşam yine OAKA'da oynanan serinin ikinci maçında da sahadan 80-75 galip ayrılarak seride durumu 2-0'a getirdi ve Final Four için büyük avantaj elde etti. Fenerbahçe karşısında galibiyet bekleyen ve geçtiğimiz hafta içi kulübün sosyal medyadaki paylaşımlarıyla daha da fazla motive olmuş 20000'e yakın taraftarı önünde parkeye çıkan Pana, iki maçta da yer yer farkı çift hanelere çıkarsa da, Fenerbahçe'nin ikinci yarılardaki savunma performanslarıyla sahasında galibiyet elde edemedi ve saha avantajını temsilcimize bırakmış oldu. İlk maçta ikinci yarıda potayı bile görmekte zorlanan Panathinaikos'ta taraftarlar OAKA'da son dakikalarda salonu terketmeye başlayıp (Gate13'ü hariç tutuyoruz tabiki) çok alışkın olunmayan bir şekilde salonun neredeyse yarı yarıya boşalmasına neden olurlarken, bu akşam da son çeyrekte rakibine uzun süre sayı fırsatı vermeyen sarı lacivertliler büyük çekişme içinde geçen maç sonunda sahada sakin kalarak Fenerbahçe Ülker Arena'ya çok büyük bir avantajla gitme fırsatını ellerine geçirdiler. 

İlk maçı hatırlayacak olursak, Fenerbahçe karşılaşmaya skor anlamında iyi başlayan taraf olsa da, skorun gelişimine baktığımızda Kalinic'in 2/2 üç sayılık isabetinin bunda payı büyüktü. Bogdanovic'in iki üçlüğü ve Vesely'nin iki Alley-oop'u da buna ek olarak gelince 16-6'lık üstünlük yakalayan temsilcimizde yapılan top kayıpları ise ilk beş dakikanın ardından gelecek kabus dakikalarının sinyali olmuştu. Temsilcimiz sonrasındaki bölümde Rivers ve James'in inanılmaz bir yüzdeyle isabet sağladıkları şutlarına engel olamamış; zor şutlar isabet sağladıkça, seyirci coşmuş; seyirci coştukça, Panathinakos savunması sertleşmiş; sertleşen savunma da devrenin kalan bölümünde ev sahibi ekip lehine 36-12'lik bir seri gelmesine ve devrenin 42-28 Panathinaikos lehine sonuçlanmasına neden olmuştu.

Bu akşam ise maça 16-6'lık seri ile başlayan taraf ev sahibi ekipti. İlk maçtaki ekstra şut performansını bir kenara bırakırsak aslında Panathinaikos'un farkı açıp maçı koparma şansını elde edebileceği bir dönem yaşadık yine. Fenerbahçe'de girmeyen şutlar, savunmada hareketsiz kalan ayaklar Yunan ekibine çift haneli farkı getirse de, ilk maçın yıldızı Bogdanovic'in devreye girmesi, Antic'in de ortamı gerginleştirerek momentumu değiştirmesi ilk çeyrek bitmeden Fenerbahçe'yi öne taşıdı. İlk çeyreği 22-20 önde tamamlayan sarı lacivertliler, ikinci periyotta Mike James'i durdurmakta zorlansalar da, Udoh'un sayılarıyla skorun dengede gitmesini sağladılar. Bu çeyrekteki ilk 12 sayıdan 10'unu kaydeden Udoh savunmada da bloklarıyla etkili olurken (ilk maçı da 4 blokla tamamladığını bir dip not olarak geçelim), devre 45-43 Fenerbahçe üstünlüğüyle sonuçlandı.  

Serinin ilk maçında üçüncü çeyreğin başı Fenerbahçe'nin geri dönüşünün başladığı an olmuştu. soyunma odası dönüşü Feldeine'in üçlüğüyle maçtaki en büyük farkı elde eden Panathinaikos (47-31) , çeyreğin ilk iki dakikası sonrasında sertliği artan Fenerbahçe savunması karşısında zorlanmaya başlamış, hücumu Dixon - Sloukas ikilisiyle yönlendiren Fenerbahçe pota altında da Udoh - Vesely ile Pana hücumlarında kolay sayı şansı tanımamıştı. Bu maçta ilk yarının yıldızı Rivers ise Bogdanovic'in savunmasında bu çeyrekte sessiz kalmış, Sırp yıldız hücumda ise Panathinaikos potasına yolladığı yağmur gibi şutlarla çeyrek sonuna geldiğimizde farkın 2 sayıya kadar inmesinde önemli pay sahibi olmuştu: 50-48.

Bu akşamki maçta Fenerbahçe üçüncü çeyrek başında aynı etkiyi yaratamasa da çeyreğin ortalarına doğru savunmasını bir seviye daha yükseltip Sloukas ve Dixon'un üçlükleriyle 1:50 kala farkı 7 sayıya çıkardı. Pascual'in mola istediği; fakat masa tarafından verilmeyen hücumda Sloukas'ın biraz da erken denediği üçlük girse temsilcimiz belki de bu anda maçı koparabilecekken, Bourousis ve James'in basketleri sonrası final periyoduna girerken fark 4 sayıya kadar düştü: 59-63. 

Final periyodu ise büyük bir çekişmeyle geçti. İlk maçta bu periyodun başına Kalinic'in 5 sayısıyla giren ve ilk kez öne geçerek psikolojik üstünlüğü de eline geçiren Fenerbahçe bu kez hücumdaki top kayıpları ve pota altında eski oyuncusu Gist'in sayıları sonrası hem skor hem de psikolojik üstünlüğü rakibine bıraktı. Çeyreğin ilk beş dakikasında sadece 2 sayı bulabilen temsilcimiz son 5 dakikaya  68-65 geride girerken, kötü gidişata dur diyen yine Bogdanovic oldu. Bogdanovic (5), Dartome ve Udoh'un basketleriyle 9-0'lık bir seri yakalayan Fenerbahçe skorda üstünlüğü tekrar yakalarken, bir yandan da iyice havaya giren Panathinaikos taraftarını susturarak etkilerini de azalttı. Bu dakikalarda yapılan birkaç basit hata son dakikaya girerken Panathinaikos'un farkı tekrar 1 sayıya indirmesine neden olsa da (75-76), Rivers'ın 24 saniye kala maçın belki de en kritik üçlüğünü kaçırması ve sonrasındaki taktik faullerde Dixon ve Sloukas'ın hata yapmaması Fenerbahçe'ye 80-75'lik galibiyetle birlikte seride 2-0'lık üstünlüğü ve Final Four için büyük avantajı beraberinde getirdi.

Fenerbahçe'de ilk maçı 23 sayı - 5 ribaunt - 4 asist - 3 blok ile tamamlayan Bogdan Bogdanovic bu akşam da 25 sayı - 8 ribaunt - 6 asist ile parmak ısırtan bir performans sahaya koyarken, Ekpe Udoh da 22 sayı - 9 ribaunt - 2 blok ve istatistiklere girmeyen pota altı yıldırıcılığı ile galibiyetin bir diğer önemli mimarı oldu. Bobby Dixon ise kritik anlardaki 3/4 üçlüğü ile 14 sayı kaydetti. Panathinaikos'un en etkili ismi ise 22 sayı - 4 asist kaydeden Mike James oldu.