#FIBAU16Europe Women Avrupa Şampiyonası'nın son gününde dokuzunculuk maçında Letonya ile karşılaşan Yıldız Kız Milli Takımımız sahadan 60-56 galip ayrılarak Avrupa dokuzunculuğunu elde etti. Yıldız kızlarımız oynadığı ilk dört maçın tamamını kaybederek başladığı turnuvada kritik İsveç maçı ve sonrasında oynadığı Macaristan ve Letonya karşılaşmalarını kazanarak turnuva sonunda küme düşmekten de kurtulduğu gibi 3 maçlık bir galibiyet serisi de elde etmiş oldu. Özellikle İsveç karşısındaki kritik galibiyetle başlayarak sahadaki dirençleri ve duruşları gözle görülür şekilde artan milliler, turnuva başında aldıkları yoğun ve moral bozucu eleştirilere rağmen son güne geldiğimizde alt tablonun zirvesinde kendilerine yer buldular.
U16-U18-U20 turnuvalarının grup aşaması daha çok ekiplerin kendilerine eleme turlarında avantajlı eşleşmeler sağlamak için mücadele ettikleri ısınma turları gibi olur. Bu aşamada elenen takım olmazken, eleme turları ikinci tur maçlarıyla başlar. Dolayısıyla ilk üç maçını kaybeden takımın bile şampiyonluk şansı hala vardır. Tek dezavantajları ilk eleme turlarında daha güçlü rakiplerle karşılaşacak olmaktır. Dolayısıyla ilk turdaki kötü performans sonrası takımları acımasızca eleştirmek ve daha 16 yaşındaki kızların morallerini bozmak nasıl bir kafa yapısıdır anlamak mümkün değil. Teknik olarak haklı olunan durumlarda dahi, her jenerasyonun aynı üst seviyede olamayacağını kabul edip, "altyapıdan basketbolcu çıkmıyor" demektense, bu gençlerin elinden tutup gelişmeleri için gayret göstermek ve yapıcı eleştirilerde bulunmak izlenecek yol olmalıdır.
Turnuvaya gelecek olursak, ilk turda Litvanya'ya 60-77, İtalya'ya 47-75 ve Rusya'ya da 54-67 yenilen kızlarımız, çeyrek finale yükselme maçında da Almanya'ya 63-43 yenilerek ilk sekiz şanslarını kaybettiler. İlk maçlarda rakiplerinin de güçlü olmasının etkisiyle beklenen performansı sahaya koyamayan yıldızlarımız için, bu performansın devamı halinde B klasmanına düşme riski ortaya çıkarken, İsveç karşısında maçın büyük bölümünü başa baş götüren kızlarımız son çeyrekte oyun ağırlıklarını koyarak sahadan 66-53 galip ayrıldılar ve A klasmanında kalmayı garantilediler. Dün Macaristan karşısına İsveç galibiyetinin verdiği rahatlıkla çıkan Türkiye, maç boyunca üstün götürdüğü maçı, kendilerinden emin bir oyunla 63-56 kazanmasını bildi. Bugün ise Letonya karşısında çıkışlarını devam ettiren kızlarımız güzel bir oyun sonrası gelen galibiyetle 3 maçlık bir galibiyet serisi yakalayarak Avrupa dokuzunculuğunu elde ettiler.
Yıldız Milli Takımımızda benim beğenimi kazanan isimlerin başında Anıl Soysal geldi. Turnuvada 10.4 sayı - 6.8 sayı ortalamasıyla oynayan Anıl, özellikle galip geldiğimiz İsveç ve Macaristan galibiyetlerinde 1.92'lik boyunun avantajını iyi kullandı. Hücumda skora katkıda bulunmadığı maçlarda da pota altında fiziğini kullanabildiğini görmek genç pivot için sevindiriciydi. Son Letonya maçında oyunda kaldığı sürelerde yakalanan +/- istatistiğimiz buna en güzel örnekti. Boyunun birkaç cm daha uzaması halinde pota altındaki etkinliği artacağına inandığım Anıl'ın doğru yönlendirildiği takdirde ileride önünün açık olduğunu düşünüyorum. İsveç ve Macaristan maçlarında neredeyse maçın tamamında oynayıp takımı başarıyla yönlendiren ve bu iki maçta 10 sayı - 5.5 ribaunt - 6 asist ortalamaları yakalayan Fatmanur Karakaş da boy dezavantajına rağmen oyun zekasını çok beğendiğim bir isim oldu. Bugün de son hücumlarda oldukça etkili gözüken Fatmanur gelecek yıllarda şut yüzdesini de geliştirdiği takdirde başarılı bir combo-guard olacaktır diye tahmin ediyorum. Geçmişini fazla bilmediğimden fazla yorum yapamıyorum ama turnuva sitesinde SG olarak görülmesine rağmen 1 numaraya da çok yakıştığını düşünmekteyim.
Belki Fatmanur ve Anıl kadar öne çıkmasalar da, bu iki isim yanında sayabileceğimiz oyuncularımızdan Gökşen Fıtık galip geldiğimiz iki maçta skora olan katkısıyla dikkat çekerken, Macaristan maçında kaydettiği 5 üçlük isabetiyle turnuvanın bir maçta en fazla üçlük isabeti sağlayan oyuncusu oldu. Litvanya maçındaki 7 asist ve İsveç maçındaki 6 top çalması Gökşen'in diğer dikkat çeken istatistikleri olurken, şutlarını korkusuzca ve emin bir şekilde elinden çıkarması, istikrarı sağladığı takdirde kadın basketbolumuzun geleceği için ümit verdi. Milli takımımızın en skorerlerinden Mısra Albayrak yine saydığımız isimlerin yanında dikkat çeken bir başka kızımız olurken, 4.6 sayı - 7.9 ribaunt ortalamasıyla pota altındaki bir diğer etkili oyuncumuz Zeynep Gül de, ribauntlardaki etkinliğine skorer yönünü de ekleyebilirse geleceğimiz için önemli bir yıldız olacaktır. Son olarak da Burcudeniz Balkır'ın aldığı limitli sürelerde çok yönlü oyunuyla iyi işler çıkardığını izledim. Sürelerini kısıtlama konusunda teknik ekibin vardır mutlaka bir bildiği; fakat şans tanındığı takdirde parkede geleceği olacağına inanıyorum.
0 comments:
Yorum Gönder