12 Haziran 2014 Perşembe

Seri 2-2 Basketbol "sıfır"

Beko Basketbol Ligi Play-Off Final serisinin dördüncü maçını geride bırakırken, Abdi İpekçi’de ezeli rakibi Fenerbahçe Ülker’i 88-82 yenen Galatasaray Liv Hospital seride durumu 2-2’ye getirdi. Bu iki takımın rekabeti söz konusu olduğunda her türlü sporda olduğu gibi, sahada oynanan oyundan çok spor dışı yaşananları konuştuğumuz seride  iki takım da kendi sahasındaki maçları kazanmasını bilirken, beşinci maçın ciddi anlamda bir sinir savaşı şeklinde geçeceği de net bir şekilde ortaya kondu.



Maçın analizinden önce geride kalan dört maç sonrası akılda neler kaldı diye soracak olursanız, farklı kişilerden şu cevapları alırsınız:
Hakemler: İki takım taraftar ve yöneticilerinin de deplasmanda oynadıkları maçlarda hakem yönetimlerinden şikayetçi olmaları
Olaylar: Dört maçta da yayıncı kuruluşun zaman zaman ses ayarlarıyla oynamak zorunda kalmasına neden olan koro halinde küfürler.
Özellikle son maçta zirve yapan, taraftarın sahaya müdahalesi ve hakemlerin soyunma odasına gitmeleri. Tabi burada haklı olan bir taraf arama çabasına girmeyeceğim. Zira bir tarafta tribünlerde görmek istemediğimiz olaylar; diğer tarafta da basketbolun önüne geçip ilgi odağı olmaya çalışan hakemler oldukça hangi tarafın haklı olduğunu düşünmenin çok bir anlamı olmuyor.
Saha içindeki kavgalar: Bu tip maçların atmosferi farklıdır; sahada dik durmak gerekir. O yüzden ufak tefek tartışmaların olması kaçınılmaz; fakat durum artık öyle bir hal aldı ki, oyuncular en ufak bir kıvılcımı bekler oldular. Özellikle belli oyuncular gerek rakibi, gerekse taraftarı tahrik etmek adına hareket ediyorlar. Sahada basketbol adına yaptığından çok, rakibi ve rakip taraftarı çileden çıkarmaya yönelik hareketler yapan oyuncu sayısı artmakta.


Federasyon başkanı: Turgay Demirel verdiği demeçte yedi maçlık bir seri istediğini açıklamıştı. Şimdi en ufak bir hakem hatası ya da sonucu etkileyecek harekette hakemlerin bu demece uygun maç yönettiği söylentileri aldı başını gidiyor. Bu seviyede ağızdan çıkan söylemlere dikkat etmeli, sonrasını düşünmeli. Her ne kadar Demirel’e göre Beko Basketbol Ligi Avrupa’nın en kaliteli ikinci basketbol ligi olsa da, taraftarlarımızın ve medyanın Avrupa’nın en kaliteli basketbol taraftarları ya da basketbol medyası olmak için daha çok uzun bir yolu var.
Maça gelecek olursak, Galatasaray Liv Hospital’ın ilk çeyreğe fırtına gibi bir giriş yaptığı, ardarda basket faul ve üçlüklerle farkı açtığını izledik. Fenerbahçe’nin yaptığı ilk beş faulün dördünün basket faul şeklinde rakibi çizgiye götürmesi düşündürücüydü. Sarı lacivertlilerin kısa savunmasındaki zaaf yanında, Galatasaraylılar’ın pota altına girmekten çekinmemesi Fenerbahçe savunmasındaki gedikleri bir kez daha gözler önüne serdi. Hem istatistiki, hem de mental olarak ilk yarının büyük bölümünü önde götüren Galatasaray ise, ikinci çeyreğin başında 32-16 lık skoru yakalayıp bize bayanlar finali son maçı tadında bir maç seyrettireceği izlenimi vermesinin ardından, son 1-2 dakika içinde rakibine bir anda seri izni verince 12-22 lik bir ikinci çeyrek skoru sonrası devre sonunda skor sadece 40-38’di.
Soyunma odası dönüşü etkili olan taraf yine Galatasaray oldu. Aslında ilk 5 dakika içinde Fenerbahçe oyunu dengede tutup 47-47’lik skorla eşitliği yakalamıştı. Fakat günün ne yaptığını anlayamadığımız ismi Emir Preldzic’in bu anda kaçırdığı iki serbest atış sonrası öne geçme fırsatını değerlendiremeyen Kanarya, yine aynı oyuncunun top kayıplarıyla başlayan 2-14’lük Galatasaray serisine engel olamayınca final periyoduna 61-49 giren taraf sarı kırmızılılar oldu. Final periyoduna son bir çaba ile başlayan Fenerbahçe’nin farkı kapatma uğraşı pek başarılı olmadı. Koç Obradovic’in sahadaki oyundan beklentisini kesip, altıncı maça yatırım yaparak seyirciye oynaması sonrası bir ara yaklaşık 15 dakika duran final çeyreğinde de Arroyo ve Cenk ile Fenerbahçe’nin geri dönüşüne olanak tanımayan Galatasaray Liv Hospital sahadan 88-82 galip ayrılarak seride durumu 2-2’ye getirdi.
Seride beşinci maç Cuma günü Fenerbahçe Ülker Arena’da oynanacak. Fenerbahçe taraftarlarının daha Salı akşamından intikam çığlıklarıyla beklediği bu maçta da basketboldan eser olacak mı şüpheliyim. Gergin geçeceğine kesin gözüyle bakılan maçta sağduyu çok önemli olsa da, sosyal medyanın körüklemesi ile tatsız olaylara tanık olma ihtimalimiz yüksek. Bunun yanında Galatasaray taraftarının da farklı önde giderken, bir sonraki maçta saha kapatma cezasına neden olacak taşkınlıklar yapması, bir kez daha takım taraftarıyla basketbol taraftarı ayrımının gündeme gelmesine neden olacaktır. Bu tip söylemleri seri sonrasına bırakıp beşinci maçta iki tarafa da başarılar dileyelim. Fenerbahçe Ülker’in kendi taraftarı önünde alacağı bir galibiyet onları şampiyonluğa götürür. Zira seri yedinci maça kalsa bile Ülker Arena’da şampiyonluğu vereceklerini sanmıyorum. Fakat beşinci maçta gelecek bir Galatasaray galibiyeti, Abdi İpekçi’de sarı kırmızılılara bayanlar ve çocuklar önünde şampiyonluk kutlaması yaptırmaya yetecektir. İzleyip görelim.
 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

0 comments:

Yorum Gönder