2019-2020 Phoenix Suns analizi, yeni sezon için yaptığım NBA takım analizlerinde sanırım en az zorlanacağım ve kafa yoracağım analizlerden biri olacak. Zira geçtiğimiz sezonu 19 galibiyetle New York Knicks'ten sonra en düşük galibiyet yüzdeli takım olarak tamamlayan Phoenix Suns, kadrosunun temel isimlerini yenilese de, halen seviye atlayabilecek ve NBA Play-Off'larına kapağı atabilecek bir kadroya sahip olmanın çok uzağında.
Geçtiğimiz sezonun Devin Booker'dan sonra en skorer ismi olan ve 2014'te draft edildiğinden beri kariyerinin tamamını Phoenix Suns'ta geçiren TJ Warren'ı, yine kariyerinin ilk 2 sezonunu Suns'ta geçiren ve rotasyonun önemli isimlerinden Josh Jackson'u yaz aylarındaki takaslarda takımdan uzaklaştıran, pota altı rotasyonunun önemli isimlerinden Richaun Holmes'u da serbest bırakan Phoenix Suns, kadrosunu Ricky Rubio, Dario Saric gibi oyuncularla güçlendirdi. Peki bu oyuncular Suns'a seviye atlatmaya yeterli oyuncular mı? Bu oyuncuların verdiği katkılar Suns'ı Play-Off sınırına taşıyabilir mi?
Oyun kurucu rotasyonuna baktığımızda Devin Booker ve Ricky Rubio'nun ilk beşte olduğu bir rotasyonun oldukça etkili bir hücum gücü yaratacağını; fakat savunmada aynı başarıyı göstermelerinin çok da olası olmadığını söyleyebiliriz. Mikal Bridge'in sophomore senesinde benchten vereceği katkıyla birlikte, rotasyonun dördüncü ismi de Tyler Johnson olabilir diye düşünüyorum. Bu dörtlüye baktığımızda geçtiğimiz sene Bridge'in çaylak sezonunda kazandığı ilk beş tecrübesinin onun ve takımı adına önemli bir artı olduğunu, geçtiğimiz sezona oranla bir nebze daha tecrübeli bir guard rotasyonu oluşacağını söyleyebilsek de, bu rotasyonun Play-Off hedefine ulaşmada yumuşak kalacağı görüşündeyim.
Forvetlere baktığımızda Kelly Oubre Jr.'ın sorumluluğunun ve üzerindeki yükün artacağını söyleyebiliriz. Yalnız TJ Warren'ın yerine power forvet pozsiyonunu dolduracak olan Dario Saric'in sıradan bir dört numaraya oranla topla oynamayı sevmesi Oubre'nin topla oynama süresini nasıl etkiler sorusunun cevabını henüz kafamda netleştiremiyorum. Yine de Rubio & Booker gibi iki yaratıcının direksiyonda olduğu Suns'ın takım kimyasını yakaladığı takdirde Oubre'nin de bu yapıya oldukça katkı veren bir oyuncu olacağı tahminini yapabilirim. Bu yaz 11 numaradan draft edilen Cameron Johnson'un da bu sezon oldukça süre alacağını ve mevcut potansiyeliyle olumlu katkı verebileceğini düşünüyorum.
Pota altında ise Deandre Ayton'un bu sezonki gelişimi merakla beklenen bir konu. Geçtiğimiz sezon çaylak sezonunda beklentileri karşılayan; fakat hala bir yıldız olmanın çok uzağında olan Ayton'un, onu yedekleyecek Aaron Baynes ile birlikte uzun rotasyonunda ortalama bir pota altı oluşturacağı görüşündeyim. Mevcut rotasyonla hala Play-Off seviyesinin çok uzağında olan Suns'ın bu sınıra yaklaşabilmesi için Ayton'un bu sezon göstereceği gelişim ve performans belirleyici olacaktır, ki oldukça ciddi bir gelişimden bahsediyorum. Tabi bu sezon aynı zamanda onun NBA'deki geleceği açısından da belirleyici bir sezon olacak. Bu arada hem 4 hem de 5 rotasyonlarını düşündüğümüzde benchten gelecek bir Frank Kaminsky desteğinin de oldukça etkili olacağını unutmamak gerekiyor.
Sonuç olarak Phoenix Suns'ın bu sezon geçtiğimiz sezona oranla az da olsa daha etkili bir kadroya sahip olduğunu söylesek de, bu gelişimin onları Play-Off'a taşıyacak seviyede olduğunu söylemek zor. Sezon başında muhtemelen ciddi bir alışma dönemi geçirecek olan Suns'ta Oubre & Ayton gibi isimlerin üstlerindeki sorumlulukları hangi hızla alabilecekleri basketbolseverlerin radarında olacak. Üst düzey olmasa da, zevk veren bir basketbol sergileyebilecek bir ilk beşe sahip olan Phoenix Suns'ın belki de en önemli avantajı ilk beş ve bench rotasyonu arasında en iyi dengeye sahip olan NBA takımlarından biri olması. Tüm maç boyunca aynı seviyede basketbol sergileyebilecek olan Suns'ta yıldız adaylarının potansiyellerini sahaya yansıtabilmeleri onları Play-Off sınırına yaklaştıracak unsur olacaktır.
Benzer analizler:
0 comments:
Yorum Gönder