18 Temmuz 2015 Cumartesi

2015 Draftinde Öne çıkan Oyuncuların Summer League Performansları

NBA Summer League’de sona yaklaşırken 2015 draftinde üst sıralardan seçilen oyuncuların performanslarını derlemek istedim. Her ne kadar summer league performansları aldatıcı olsa, oyuncuların NBA kariyerleri üzerine sağlam fikir telakkisinde bulunmak geçmişteki örnekler düşünüldüğünde oldukça zor gözükse de yine de bir şansımı denemek istiyorum.

 

Karl Anthony Towns:

Draftin bir numara seçimi yaz liginde gösterdiği performansla beş numara pozisyonunda sırasıyla 3 ve 6. sıralardan seçilmiş Jahill Okafor ve Willie Cauley-Stein’in gölgesinde kaldı desem yanlış olmaz. Timberwolves’da Pekovic gibi bir uzunun varlığında ilk beş çıkmasını pek beklemiyorum. Özellikle bir uzuna göre saha içi isabet yüzdesi (%39.6)oldukça düşük. Yaz liginin seviyesinde fena bir ribauntçu olarak gözükmedi. NBA’de ilk beş başlaması için post oyunu dışında orta mesafe şutunu geliştirmeli. Yine de Pekovic’in sakatlık problemlerinden çok çektiği düşünüldüğünde istediği süreleri yakalayabilir.

D’Angelo Russell:


Draftin iki numara seçimi Lakers formasıyla çıktığı 5 maçta yaptığı top kayıplarıyla dikkat çekse ve gösterdiği performansla kendisiyle aynı pozisyonu paylaşacak Jordan Clarkson’ın nispeten gölgesinde kalsa da saf bir numara. Jeremy Linn’in de takımdan yaz döneminde takımdan ayrılmasıyla büyük olasılıkla ilk beşe yerleşecektir. Yaz liginde yakaladığı istatistikler düşünüldüğünde pozisyonuna göre son derece iyi ribaunt ortalaması yakaladığını belirtmek yerinde olur. Mutlaka yayın gerisinden daha yüzdeli şut kullanması gerekiyor. Üçlük atışlarda yakaladığı yüzde yerlerde sürünüyor. Ama dediğim gibi Lakers için aranılan bir parça. Gerek oyunun iki yönünü oynayabilmesi gerektiğinde takımı oynatabilmesi en büyük artısı. NBA’de Lakers formasıyla yaz liginde sergilediği performansın üstüne çıkacaktır.


Jahlil Okafor


Draft gecesi kabus yaşayan ve birinci sıradan seçilmesi beklenirken üçüncü sıraya dek gerileyen, üstelik Sixers gibi sürekli bir yeniden yapılanma içinde bulunan bir takım tarafından seçilen Okafor’un NBA macerası pek umduğu gibi başlamadı. Oyununa gelirsek iyi bir ribauntçu ve post hücumu son derece iyi. Fakat savunmada yakaladığı istatistikler pek göze batmıyor ve üstüne üstlük ikili sıkıştırma yediği zaman çok kolay top kaybı yapabiliyor. Onun adına en önemli gelişmeyse geçtiğimiz yıl birinci sıra seçimi beş numara Joel Embid’in önümüzdeki sezonu da yaşadığı sakatlık yüzünden kaçıracak olması. Ligin en kötü organizasyonunda sabırlı davranıp sağlam bir iş ahlakı sergilerse sezon içinde hücum özellikleriyle başka bir takımda izlememiz muhtemel bir oyuncu.

Willie Cauley-Stein

 

İlk üç sıradan seçilen beş numaralara göre altıncı sıradan Kings tarafından seçilen oyuncu bence lige atletizm olarak en hazır isim. DeMarcus Cousin’in gerektiğinde dört numara oynayabileceği düşünüldüğünde Stein hem savunma performansıyla hem de takım oyununa kolay adapte olan yapısıyla ilk beşte şans bulacaktır. Tek eksiği birebirler üzerinden bitirmek gibi gözükse de Rondo gibi bir oyun kurucuyla oynamanın avantajını kullanacaktır.  Çember çevresinde bitiricilik ve fiziğiyle dikkat çeken oyuncu aynı zamanda yakaladığı blok ortalamasıyla da ilerisi için umut vadediyor.

Not:  Kristoph Porzings hakkında olumlu bir yorumda bulunmak gösterdiği performansla pek mümkün gözükmediğinden ayrıca Hezonja yaz liginde fazla oynama şansı yakalayamadığı için değerlendirmeye alınmadı. Ama Porzings gösterdiği performansla draftin yeni balonu olma yolunda ilerliyor. Tek özelliği dış şutu ve onun dışında pek bir numarası varmış gibi gözükmüyor. Knicks’in yaşadığı kadro ve yönetim problemleri düşünüldüğünde oyuncu gelişimi açısından kötü bir organizasyona imza attığını belirtmek yerinde olur. Hezonja ise Barcelona günlerinden çoğu basketbol izleyicisinin tanıdığı bir oyuncu. Aslında iyi geçirdiği bir sezonun ardından hemen NBA’ye adım atması kariyer planması adına sıkıntı yaratabilir. Magic’in iki ve üç numaralı pozisyonlarda yıldız olma potansiyeli barındıran Oladipo ve Harris ikilisine sahip olması nedeniyle beklenilen süreleri bulamayabilir. Ayrıca Scott Skiles ile çalışacak olması ayrı bir problem yaratabilir. (bknz Skiles’ın Bucks macerası) Ama yine de Avrupa’yı bu draftte en iyi temsil edecek oyuncu olma potansiyelini koruduğu söylemek yerinde olur. 

0 comments:

Yorum Gönder