Kaf Kaf son topta çemberden döndü

FIBA Basketball Champions League A Grubu maçında sahasında EWE Baskets Oldenburg'u konuk eden Pınar Karşıyaka, skor üstünlüğünün bir çok kez el değiştirdiği heyecanlı maçı, son hücumda Berk Uğurlu'nun çemberden dönen üçlüğü sonrası 85-86 kaybederek gruptaki 10. maçında 4. yenilgisini aldı. İlk yarısını 47-41 önde tamamladığı maçın 3. çeyreğinde kötü savunmayla skorda geriye düşen Kaf Kaf, son 4 dakikasına 69-82 geride girdiği maçta 14-0'lık bir seriyle öne geçmeyi başarsa da, son savunmada Waters'ın adamını kaçırması ve son hücumda Berk'in çemberden dönen üç sayılık atışı sonrası sahadan 85-86 mağlup ayrıldı. 

Maç sonu takım istatistiklerine baktığımızda ribauntlarda 24-24, asistlerde 18-18, top çalmada 9-9, bloklarda 4-4'lük eşitliğin bulunduğu, iki takımın da %50 üzeri saha içi isabet sağladığı maçta, Pınar Karşıyaka'nın 10/18, EWE Baskets Oldenburg'un ise 11/18 ile üç sayı attığı görülürken, bu istatistikler belki de maçın düğümünün Oldenburg'un +1 olan 3 sayı isabeti olduğunu ve son hücumdaki üç sayı tercihinin değerini ön plana çıkardı. Bunun yanında bu kadar yakın skorda ve istatistiklerde oynanan bir maçta ilk çeyreğin sonunda 0.2 saniye kala hakemlerin verdiği ve konuk ekibin maçta fazladan iki hücum yapmasını sağlayan hava atışı kararı, DJ Kennedy'nin profesyonelliğe yakışmayacak şekilde aldığı ve oyun dışı kalmasına neden olan teknik faul, Waters'ın hücumdaki etkisine rağmen savunmadaki konsantrasyon kaybı nedeniyle sebep olduğu basit sayılar (özellikle son basket) ve maç sonundaki ribaunt mücadelesinde Jarrod Jones'un belinden kündelenmesine çalınmayan faulün de önemi de bu istatistikler sonrası bir kez daha ortaya koymuş oldu. 

Karşılaşmaya sürpriz bir kararla Görkem Doğan'ı ilk beşe alarak başlayan Pınar Karşıyaka'da genç oyuncunun Mahalbasic'in tecrübesiyle kaydettiği sayılara rağmen rakibini yıprattığını izledik. Zira Görkem kenara gelene kadarki süreçte 17-11'lik üstünlüğü yakalayan Pınar Karşıyaka, pota altı rotasyonun değişmesiyle birlikte savunmada konsantrasyonu kaybetmeye başladı. Oldenburg'un özellikle üç sayı çizgisi dışından bulduğu yüzdeli üçlükler Alman ekibinin çeyreği 23-21 önde tamamlamasını sağlarken, ikinci çeyreğe de Moore ve Paulding ile etkili başlayan EWE Baskets 1 dakika içinde serisini 16-4'e yükseltip, 27-21 ile farkı 6 sayıya çıkardı. Berk'in 5 sayısı ile üzerindeki ölü toprağını atan Karşıyaka, Jones ve Wood'tan gelen dış şutlarla önce farkı kapatıp ardından öne geçerken, devrenin bitimine 4.5 dakika kala Wood'un üçlüğüyle serisini 18-4 yapıp 39-31'lik üstünlüğü yakaladı. Yeşil kırmızılılar çeyreğin kalanında farkı bir ara 12 sayıya kadar çıkarsa da, Oldenburg'un üçlüklerine engel olamayınca ilk 20 dakika 47-41 Pınar Karşıyaka üstünlüğüyle kapandı. 

Soyunma odası dönüşü Schwethelm ve Massenat'ın üçlükleriyle oyuna dönen EWE Baskets Oldenburg, McConnell'ın da skora katkısıyla 3.5 dakika içinde skoru 52-52'ye getirirken, pota altında Mahalbasic, dışardan da Massenat ve Moore'un basketleriyle çeyreğin son 2.5 dakikasına 67-56 önde girdi. Pınar Karşıyaka'da Banic ve Jones Mahalbasic'i durdurmakta yetersiz kalırlarken, maç başında kısa süreliğine de olsa rakibiyle fiziksel savaşa giren Görkem'in birkaç dakikalığına bile olsa değerlendirilmesi bizim aklımıza gelen; fakat Trifunovic'in düşünmediği bir opsiyon olarak kaldı. Çeyreğin sonlarına doğru Kennedy ve Jones'un kişisel gayretleriyle bulduğu sayılar Karşıyaka'nın farkı kapatmasına yardımcı olurken, çok kötü geçen ve potasında 28 sayı gördüğü periyot sonunda farkın 5 sayıya kadar girmesi son 10 dakika öncesinde yeşil kırmızılıları umutlandırdı. 

Final periyodu oldukça çekişmeli ve heyecan seviyesi üst düzeyde geçti. Birden fazla kez oyunun momentumunun değiştiği çeyreğin başında Wood'un üçlüğüyle farkı 4 sayıya indirip umutlanan Pınar Karşıyaka, hücumdaki basit hatalar sonrası bu şansı değerlendiremezken, bitime 7 dakika kala DJ Kennedy'nin önce sportmenlik dışı, ardından da teknik faul alarak oyun dışı kalmasıyla oyundan oldukça düştü. Art arda faul atışları ve sonrasındaki hücumda yenen sayılar sonrasında bitime 4.5 dakika kala 69-82 ile 13 sayı geriye düşen Pınar Karşıyaka'da taraftarlar da hakem düdüklerine yoğun tepki gösterirlerken, bu tepkilere sahadaki oyunculardan da reaksiyon gelmesi maçın rüzgarının yönünü bir kez daha değiştirdi. Hücumda Jones ve Metin'in sayılarına savunmada da rakibe top kaybı yaptırıp kolay şut imkanı vermeyerek ilave yapan Kaf Kaf Waters'tan gelen iki üçlük sonrası bitime 3 dakika kala farkı 4 sayıya indirirken (78-82), Metin'in serbest atışları ve üçlüğü ile serisini 14-0'a yükseltip 1:05 kala 83-82 ile öne geçti. Mahalbasic ve Waters'ın karşılıklı sayılarıyla son 30 saniyeye de 85-84 önde giren temsilcimiz, Waters'ın Massenat'ı kaçırması sonrası potasında basit bir sayı görürken, son 19 saniyede moladan gelerek hücumu "15 saniye Waters'ın elinde topu tutup Berk'e üçlük kullandırmak" şeklinde kullanınca, Berk'in çemberden dönen topu sonrası sahadan 85-86 mağlup ayrıldı. Trifunovic'in (ya da Waters'ın) bu tercihi, maç boyunca çok olumlu bir performans sergileyen Berk'in maçı kaybettiren üçlüğün sahibi olarak akıllarda kalmasına neden olurken, molada gerçekten de o son şutu kullanabilecek son adama mı hücum çizildiği sorularını akla getirdi. 

Pınar Karşıyaka' da Dominic Waters 23 sayı - 5 asistle en skorer isim olsa da, savunmadaki hatalarıyla kritik basketlerin yenmesinde önemli rol oynadı. İkinci skorer DJ Kennedy de 15 sayı - 6 ribaunt - 3 asistlik performansına rağmen, takıma gerekli olduğu anlarda kendini oyundan attırıp, rakibe kolay serbest atış ve sayı şansı yaratırken, Scott Wood 4/6 üç sayı isabetiyle 12 sayı - 5 ribaunt, Jarrod Jones 11 sayı - 5 ribaunt, Metin Türen 8 sayı - 2 ribaunt - 2 asist - 2 top çalma ve Berk Uğurlu da 7 sayı - 4 asist - 3 top çalma ile karşılaşmayı tamamladılar.