Bugün Tahincioğlu Basketbol Süper Ligi'nde oynanan Trabzonspor - Fenerbahçe Doğuş maçı sahadaki basketboldan çok kavgalar ve tribün olaylarıyla konuşuldu. Öncelikle maç başında tribünlerde açılan ve maç başlamadan sürekli olarak edilen küfürlerin kısaltmasını içeren "şike" pankartı, her ne kadar kısa sürede kaldırılsa da, salona sokulmasına dahi izin verilmemesi gereken bir pankarttı. Zira kurallara göre salona sokulacak pankartların uygunluğunun maç öncesi görevliler tarafından kontrol edilmesi gerekmekteydi.
Bunun yanında henüz maç başlamadan bu kısaltmanın açık halinin çok kez tekrar edilmesi henüz hava atışı yapılmadan iki kez anons yapılmasına neden olurken, bordo mavili taraftarlarının bir kısmının maç izlemekten çok sadece Fenerbahçe'ye küfretmek için salona geldiğini gördük. Bu küfürlü tezahüratlar Trabzonspor'un art arda üçlükler bulduğu ve skoru dengede götürdüğü dakikalarda da devam ederken, küfür nedeniyle yapılan üçüncü anons sonrasında iyice gerilen ortam, Obekpa'nın Vesely'e yumruğu sonrası kargaşaya dönüştü. Sahada yaşananlardan bağımsız bu tip tezahüratların hiçbir zaman bir açıklaması olmadığını bir kenara bırakırsak, takımlarının önde olduğu bir anda maçın seyrini değiştirecek hareketlerle "zarar veren taraftarlık" örneği sergileyen Trabzonspor taraftarı salonda kaldıkları süre içinde, gerek o süre dilimi gerekse maçın tamamına etki edecek şekilde maç sonucuna doğrudan etkileyen olumsuzluklarda bulunmuş oldular.
Olayların bir diğer yönüne bakacak olursak da, Fenerbahçe Doğuş'un başarılı pota altı oyuncusu Jan Vesely'nin olayların (Obekpa'nın pozisyonundan bahsediyorum) başından itibaren gerilimin yükselmesinde ciddi payı olduğunu düşünmekteyim. Genel olarak oldukça hırslı ve zaman zaman da agresif bir yapıya sahip olan Vesely'nin bir çok maçta saha içi performansı yanında, rakiplerine de oynadığını ve bu anlamda deyim yerindeyse "sabıkalı" olduğunu düşündüğümüzde pozisyon başında Caleb Green'e yönelik hareketinin zaten bir gerginlik çıkarma amaçlı olduğu izlenimine kapılmadan edemiyorum. Her ne kadar bu durum Obekpa'nın buna karşılık olarak yumruk atmasını haklı çıkarmasa da, Obekpa'nın haklı diskalifiyesi yanında Vesely'nin de bir ceza düdüğü alması gerektiğini düşünüyorum. Hele ki, birkaç hafta önce tam tersi durumda Fenerbahçe taraftarının tepkilerini ve Vesely ile birlikte Doğuş Özdemiroğlu'nun da diskalifiye edilmesi gerektiğine dair yorumlarını hatırladığımda ligimizdeki bazı düdüklerin standart taşımadığı yönündeki görüşlerim güçleniyor.
Sonuç olarak Trabzonspor bugün normal koşullar altında kazanabilir miydi, bunu söylemek zor; fakat yine de başa baş giden maçta, önde oldukları anlarda ve öncesinde yaşanan olaylar olası galibiyetlerinin önüne geçerken, daha da vahimi sezonun geri kalanı için ciddi bir cezanın önünü açtı. Bunun yanında gerek maç başında bu ortamın oluşmasına izin verenler, gerekse maç içinde yaşananlarla ilgili (gerek tribün olayları, gerekse kavga pozisyonu) Türkiye Basketbol Federasyonu'nun detaylı bir inceleme yapmasını bekliyorum. Umarım en azından gelecek için emsal olabilecek önleyici kararlar ve aksiyonlar alınabilir. Ve umarım bundan sonra maçın skoruna bile değinmediğim böyle bir yazı yazmama gerek kalmaz.
işin içinde trabzon oldu mu olaysız bir şeyin geçmesi mümkün değil. adamlar arıza için varlar
YanıtlaSilBu tur tirubun olaylarinin artik onune gecmek lazim. Su maclari insan gibi izlemeyi oyrenmeliyiz.
YanıtlaSilSonuna kadar katılıyorum. Ne Trabzon taraftarının bu Fenerbahçe nefreti, ne de Vesely'nin bitmek tükenmek bilmeyen çirkefliği bıktırdı artık, basketbola hiç yakışmıyor.
YanıtlaSil