Turkish Airlines
Euroleague’de TOP16’nın ilk yarısı bu Perşembe ve Cuma günü oynanan maçlarla
tamamlanırken, TOP16’ya berbat ötesi bir giriş yapan temsilcilerimiz son
haftalarda elde ettikleri galibiyetlerle umutlarını ikinci devre maçları için
canlı tuttular. Tura 9’da 0 yaparak başlayan ve oldukça tepki çeken üç
ekibimiz, sonraki toplam 12 maçın 8’ini kazanarak, diğer maçların sonuçlarının
da yardımıyla ikinci devre öncesi umutlandılar. Galatasaray Liv Hospital ve
Fenerbahçe Ülker son 4 maçta sadece birer yenilgi alırlarken, Anadolu Efes de
biri Fenerbahçe’den olmak üzere 2 mağlubiyet aldı.
Fenerbahçe Ülker
ve Anadolu Efes’in beraber mücadele ettiği E Grubu’nda ilk üç maç sonunda
grubun dibine demirleyen iki temsilcimiz akabinde oynadıkları 3’er maçtan 2’şer
galibiyet alınca bu haftaki İstanbul derbisi “yoluna devam edenin kim olacağı”
açısından büyük önem kazanmıştı. Bizim maç öncesi dileğimiz kim kazanırsa
kazansın, TOP16 yolunda iki maçı da aynı takımın kazanması yönünde olmakla
birlikte, takımların bu sezonki gidişatlarına bakıldığında kalbimiz biraz daha
Fenerbahçe’den yanaydı. Maça hızlı başlayan taraf canlı savunma ve hücumda Savanovic
fırtınası sayesinde Efes olsa da, rotasyonun devreye girmesiyle birlikte
Fenerbahçe maça ağırlığını koydu. Efes’te Gordon dışındaki oyuncuların
katkıları çok düşük seviyede olurken, Ömer ve McCalebb ile toparlanan sarı
lacivertliler oyuna dengeyi getirdi. Fenerbahçe’de ilk turun aksine TOP16 ile
birlikte uzak mesafeli şutlarında ciddi anlamda düşüş yaşayan Bogdanovic’in
oyuna küsmeyip hem savunma hem de pota altında etkili olması sarı lacivertliler
için önemli bir artı olurken, Kanarya’nın müzmin problemi pota altı zaafiyeti
Efes tarafından değerlendirilemeyince son çeyreğe başa baş bir mücadeleyle
girildi. Son çeyrekte kısıtlı Efes hücumlarına karşı savunma sertliğini artıran
Fenerbahçe’de Kleiza fark yaratan oyuncu olurken, Litvanyalı’nın sayıları ile
farkı açan Fenerbahçe Ülker sahadan da 63-71 galip ayrıldı.
Bu galibiyet
Fenerbahçe Ülker’in galibiyet sayısını 3’e yükseltirken, gruptaki diğer
sonuçlar ardından 2,3 ve 4. sıradaki takımların 4-3, Fenerbahçe ve Malaga’nın
da 3-4 ile ikinci devreye giriyor olması Fenerbahçe’yi ikincilik için bile iddialı
konuma getirdi. İkinci devre maçlarıyla birlikte Sekulic ve Pierre Jackson
takviyelerini sahaya koyabilecek olan Fenerbahçe Ülker, özellikle ilk iki maçta
karşılaştığı Barcelona ve Olympiakos’a karşı alacağı sonuçlarla kaderini tayin
edecek. Bu maçların kaybı halinde bile Pana ve Laboral deplasmanlarından
alınacak galibiyetler sarı lacivertlilere çeyrek final yolunu açacaktır. Şimdi
gözler Obradovic’te. Sezon başında zaman zaman göklere çıkarılan; fakat zaman
zaman da verdiği kararlarla anlaşılamkta zorluk çekilen tecrübeli hocanın elbet
kafasında bir bildiği vardır.
Anadolu Efes ise
Fenerbahçe yenilgisi sonrası çeyrek final ümidini neredeyse kaybetti.
Matematiksel olarak kesinleşmedikçe mücadele edeceklerdir; ama ettikleri
mücadelenin de ne ölçüde olduğunu görebiliyoruz. Benim bir ümidim olmasa da, Efes’ten
en azından bizi sahada rezil etmeyecek bir basketbol umut ediyorum. Ha bir de,
iş son maça kalırsa bir zahmet Fenerbahçe’ye karşı basketbol oynamayı hatırlamaya
kalkmasınlar.
F Grubu’ndaki
temsilcimiz Galatasaray Liv Hospital ise, ilk devreyi 3 galibiyet 4 yenilgi ile
dördüncü sırada tamamladı. Aslında Kuban’a karşı İstanbul’daki son saniye
yenilgisi olmasa, sarı kırmızılılar için herşey planlandığı gibi gidiyor
diyebilirdik; fakat artık bu yenilginin telafisi Rusya’da mutlaka yapılmalı.
Galatasaray’ın gruptaki kıyasıya dördüncülük yarışında öne çıkabilmesi için -ilk
3 sıradaki rakiplerinden birini yenme olasılığı çok düşük olduğuna göre- Kuban
deplasmanı ve Bayern maçlarından galibiyetle ayrılması şart. Hasarsız çıkılacak
bu iki maç ve sonrasında alınacak Zalgiris & Partizan galibiyetleri çeyrek
final kapısının açılması için yeterli olacaktır, ki çok da zor görülmüyor. Aslan’ın
TOP16 performansına baktığımızda ciddi düşüşler görmemekle birlikte son
maçlarda yükselen bir ivme görüyoruz. Pota altındaki sakatlıklar tekrarlanmazsa
iyi bir uyum sağlanmış durumda. Furkan’ın Partizan maçındaki 6 bloğu
sevindirici. Domercant da 18 sayıyla tekrar çemberi hatırladı. Arroyo, Ender
bildiğiniz gibi; Hairstone da Ataman’ın en güvendiği isim. Birkaç maç onda bir
düşüş gözlemlesek de kiritik maçlarda en güvendiğimiz oyuncuların başında
gelecek. Cenk de her an oyuna girip üçlükleri yağdırabilecek bir yıldız. Özetle
elde malzeme tam, Ataman’ın çeyrek final yapması için küçük ayarları
tamamlaması gerekiyor. E Grubu’ndaki ekiplerimize baktığımızda belki de işleri
çok daha kolay.
0 comments:
Yorum Gönder