18 Ocak 2013 Cuma

Ülker Arena'da Sarı Lacivert Rezalet

Fenerbahçe Ülker, Turkish Airlines Euroleague TOP16 Grubu'ndaki dördüncü maçında kendi sahasında İspanyol Caja Laboral'e 75-97 yenilerek yine galibiyetle tanışamadı. Fenerbahçe Ülker Sports Arena'daki maçın başa baş geçen ilk 1.5 çeyreğinin ardından 2.5 dakika içinde rakibine 15-2'lik bir seri veren sarı lacivertliler, bu dakika itibariyle oyundan koparak kendi sahasında tam bir hezimet yaşadı. Maçın son periyodunu taraftarın yoğun tepkisi altında oynayan Fenerbahçe Ülker böylece TOP16'daki dördüncü maçında da potasında 90 üzeri sayı görmüş oldu. 

Sezon başından beri savunma zaafiyeti, pota altındaki yetersizliği ile konuşulan Fenerbahçe Ülker, bu akşam itibariyle dibe vurduğunu ilan etti. Maçın gidişatı ile çok fazla yorum yapmaya gerek yok; yapmayacağım da. Fakat genel olarak sarı lacivertlilerin bu durumuna artık bir el atma gerekliliğini bir kez daha belirtmek gerekiyor. Fenerbahçe'nin takım olarak problemi gitgide büyüyor. Olay artık bir ya da iki oyuncunun yetersizliğini aşmış durumda. Üzüm üzüme baka baka kararır misali, sezon başından beri formsuz olan 1-2 oyuncunun bu durumu artık tüm takımı aşağı çekmeye başladı.
Öncelikle pota altında Batiste ve Andersen'in etkisizliği, oyunun içinde olmayışları sarı lacivertlilerin pota altını yol geçen hanına çevirdiği gibi, mücadele eksikliği sonunda verilen ribauntlar sonucu da rakibe çok sayıda ekstra hücum etme şansı veriyorlar. Geçtiğimiz hafta "Batiste gidiyor" söylentisine belki de en çok sevinenlerdendim; ama sonrasındaki gelişmelerle hayal kırıklığına uğradım. Sarı lacivertliler için yılın fırsatı kaçmış oldu. Andersen ile birlikte bu iki uzun Fenerbahçe savunmasını yumuşak karnı. Mücadele etmeyen iki "kariyerli" uzundansa mücadele gücüyle bilinen Oğuz, Kaya, İlkan'ın sürelerinin artması bir çözüm olur mu diye düşünmeden edemiyor insan. Zira bugün Oğuz'dan biraz daha fazla yararlanılabilirdi. Pota altında tam madeni bulduk diyorduk ki, bir anda Oğuz'u beslemeyi bıraktık.
Fenerbahçe savunma yapmıyor diyoruz. Fenerbahçe ve savunma deyince akla ilk gelen isim olan Ömer Onan'ı da son zamanlarda sahada tanımakta zorlanıyoruz. Ömer ne eski savunmasını sahaya koyabiliyor, ne de hücumda etkinliğini... Hatta birşeyler yapmaya çalışırken oyun düzenin bozmaya başladı bile diyebiliriz. Birkaç maç iyi oynayan Barış'ın da artık süre almadığını düşünürsek Kanarya'da haftalardır sahada Bo, Emir ve Bojan dışında verimli olabilen bir oyuncu çıkmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Bu üçlüden de birinin performansı düşünce farklı yenilgi kaçınılmaz oluyor. Özellikle Sato'dan beklenen verimin ne zaman alınacağı, yıldız oyuncunun ne zaman kafa olarak tekrar basketbola döneceği merak konusu. Takımdaki negatif hava onu da sorumluluk almaktan çekinen bir ruh haline bürümüş.
Son olarak da Tripkovic. Kaç hafta oldu transfer edileli. Hala 10 dakkadan fazla oynatılmıyor. Daha fazla yararlanılamaz mı ondan? Coach'un bildiği birşeyler vardır umarız. 
Bu akşam seyirci ciddi bir tepki koydu Arena'da. Maç sırasında yuhalamak belki çok doğru değil; fakat onların da sabrı taşıyor artık. Tarafsız gözle biz bile sahadaki basketbola tepki gösterdiğimize göre sahada mücadele etmeyen basketbolcuları gördükçe onlara da hak veriyoruz zaman zaman. Yine de henüz ikinci çeyrekte daha yapıcı olabilirlerdi.

4 yorum:

  1. "100-100-100....."
    "Simone go home!" :)

    YanıtlaSil
  2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  3. 2. çeyrek sonu 2dk 50sn'de 20 sayı yersen yuhalanırsın, basit :D

    YanıtlaSil
  4. andersen rezalet,emir rezalet.genc sirp oyuncu nasil ard arda 4 tane üclük atiyor.bizim emir 5 tane deneyecek ki 1 tane girsin.

    YanıtlaSil