Avrupa Gençler Basketbol Şampiyonası'nın son gününde finale saatler kala, U18 Milli Basketbol Takımımız tarih yazmaya hazırlanıyor. Milliler bilindiği üzere turnuvaya, 2013'te Letonya, 2014'te de Konya'da yapılan son iki Avrupa Şampiyonu ünvanıyla gelmişlerdi. Bu akşam finalde evsahibi Yunanistan ile karşılaşacak olan Türkiye, galibiyet halinde üst üste üçüncü kez Avrupa Şampiyonu olarak tam 31 sene sonra Sovyetler Birliği'nden sonra bu başarıyı elde eden ilk ekip olacak.
Dedik ya, rakip Yunanistan. Yunanistan da aynı yarı finaldeki rakibimiz Bosna Hersek gibi, turnuvada sonradan ritmini bulan ekiplerden. İlk gruplardaki Litvanya ve Bosna yenilgileri sonrası, ikinci gruptaki üç maçlarını kazansalar da dördüncü olmaktan kurtulamadılar. Fakat çapraz grup birincisi Fransa ile olan eşleşmede alınan 67-59'luk galibiyet onları yarı finalde Litvanya'nın rakibi yaptı. Grup maçlarında yenildikleri rakiplerine karşı dün akşam 68-58'lik bir galibiyet elde eden Yunanistan finalde millilerimizin rakibi oldu.
Yunanistan her ne kadar ikinci tur grubunu zorlukla dördüncü sırada tamamlayarak çeyrek final yapsa da, sonraki maçlardan da anlaşılacağı üzere hiç de yabana atılacak bir rakip değil. İstatistik tablosuna baktığımızda kaydedilen ortalama sayılarda 73.5-65.4'lük bir üstünlüğümüz var gibi gözükse de, onlar da savunmalarıyla turnuvanın en az sayı yiyen takımı durumundalar. Sonuçta turnuvada en az sayı atan ikinci takım olarak final yapmayı başardılar. İki takımın maç başına ortalama ribaunt (42.6 - 42.3), asist (16.9 -17), blok (4.1 - 4.3) ve hatta yapılan faul ortalamaları (18.6 - 18.6) bile oldukça yakın seyretmekle birlikte, oyun tarzı kaynaklı olarak millilerimiz hem daha fazla top kaybetmiş (15.5 - 13.5) hem de daha fazla top çalmış (12.3 - 8.4) durumdalar. Bu da maçın hızlı ya da yavaş tempoda oynanmasının kazanan takımda etkili olacağının bir göstergesi gibi. Oyun mantalitesini sahada benimseten ekip hanesine artı sayılar yazdıracak gibi gözüküyor.
Yunanistan'ın kadrosuna baktığımızda iki isimin ön plana çıktığını görüyoruz. Bunlardan ilki Panathinaikos forması da giyen 2.05 boyundaki, Yunan basketbolunun gelecekteki yıldızlarından biri olarak görülen forvet Vasileios Charalampopoulos. Turnuvada finale kadar 15.8 sayı - 8.1 ribaunt - 5.4 asist ortalamaları yakalayan Charalampopoulos, Yunan ekibinin en büyük kozu. Çeyrek finalde Fransa karşısında triple double yapan, Türkiye ve son olarak dün Litvanya karşısında da triple-double'ı ucundan kaçıran Charalampopoulos, millilerimiz için de eşleşme problemi yaratabilecek bir oyuncu.
Yunanistan'ın bir diğer dikkat çeken ismi ise pota altındaki devleri Georgios Papagiannis. 2.17 boyundaki pivot, boy avantajını pota altında sonuna kadar kullanıyor. Oynadığı 8 maçta 12 sayı- 9.8 ribaunt - 2.4 blok ortalamalarıyla oynayan Papagiannis'in pota altında Ömer ile olan eşleşmesinde uzunumuza oldukça zor bir iş düşecek. Onu ne kadar çemberden uzak tutabilirsek, hem savunma çıtamız yükselecek hem de ribauntlardaki etkimiz artacaktır.
Bu ikim isim dışında Dionysis Skoulidas da aldığı süre ve çift haneli sayı ortalamasıyla Yunan rotasyonunun önemli isimlerinden. İlk maçlarda Charalampopoulos - Papagiannis ikilisinin daha az insiyatif almasıyla kendini gösteren Skoulidas, finallerle birlikte biraz daha ikinci plana düşmüş gözüküyor. Dolayısıyla Charalampopoulos - Papagiannis ikilisi dışında alternatifi az olan bir rakip olacak karşımızda. Her ne kadar turnuvadaki tek ve ağır yenilgimizi aldığımız Yunanistan maçında bu ikili haricinde ekstra isimlerin parlamasına izin verdiysek de bu sefer aynı hataya düşeceğimizi sanmıyorum. Bu ikilinin formda olduğu bir maç milliler için oldukça zorlu geçecekken, savunma konsantrasyonunu üst düzeyde tutup yıldızlarını savunabildiğimiz ölçüde, şampiyonluğa ve tarih yazmaya o kadar yakın olacağız.
Çok iyi oynamadık son maçlarda, bence yenilcez.
YanıtlaSilMalesef kupanın bir ucundan tutmuşken, inanılmaz bir şekilde kaybettik. Bu akşam tebrik etmekle yetinelim; yarın yorumlayalım.
YanıtlaSil